Erkeklerde Kısırlık Nedenleri - Doktor Makaleleri
Bize ile Bağlan
All On Four İmplant Tedavisi

Kadın Hastalıkları ve Doğum

Erkeklerde Kısırlık Nedenleri

Yayınlanan

üzerinde

Erkeklerde kısırlık nedenleri

Günümüzde evli çiftlerin bir çoğu çocuk sahibi olmak için zorluklar yaşadığını belirten, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op .Dr. Abdulaziz Akkaya , “Kısırlık bir yılı aşkın sürede hiçbir korunma yöntemi kullanmadan çocuk sahibi olamama durumudur. 35 yaşını geçmiş çiftlerin en fazla altı ay normal gebeliğin sağlanamaması durumunda doktora başvurmalarında yarar vardır.” dedi.

Erkekler sperm üretiminin az olması, hareketsiz olması ya da spermlerin yapısında bozukluk olma durumunda sperm kanallarında tıkanıklık oluşması nedeni ile gebeliğin sağlanamadığına dikkat çeken Op .Dr. Abdulaziz Akkaya, “Erkek kısırlığına yol açan faktörler; yaralanmalar sonucu oluşan hasarlar, kronik hastalıklar, yaşam tarzı ve açıklanamayan sebeplerden dolayı oluşan sorunlar kısırlığa yol açabiliyor. Ancak gelişmiş teknolojinin yardımı ile kısırlık sorunları artık büyük ölçüde tedavi edilebiliyor.” şeklinde konuştu.

“Kadından kaynaklanan bir sorun yok ise erkekten dolayı çocuk sahibi olunamayabilir.” diyen Op. Dr. Akkaya, Eğer bir yılı geçkin korunma yöntemi kullanmaksızın düzenli ilişki sonucu gebelik sağlanamıyorsa, Cinsel isteksizlik ya da cinsel fonksiyon bozuklukları varsa, Testislerde ağrı, şişlik ve kitle oluşmuşsa, Geçmişte üreme bölgesi ile alakalı cerrahi işlem yapılmışsa, Sperm sayısı az ise… mutlaka doktora başvurulması gerektiğini söyledi.

Erkek kısırlığının nedenleri nelerdir?

Erkek kısırlığında neden bulabilmek için detaylı bir araştırma gerekebileceğini ifade eden Op.Dr. Akkaya, çocuk sahibi olamayan erkeğin, tüm davranışlarının, mesleğinin, çalışma şartlarının, günlük alışkanlıklarının detaylıca incelemesi gerektiğini belirtti.

Araştırma yapılacak sorunlar;

Sağlıklı sperm üretimi: Sağlıklı sperm üretebilmek için üreme organlarının sağlıklı büyümesi ve oluşum göstermesi gerekir. Sperm üretimini sağlamak için en az ihtimal bir testisin normal çalışması gerekir. Testosteron ve diğer gerekli hormonların salgılanması normal düzeylerde olması gerekir.

Sperm meninin içine taşınmalıdır: Spermin testislerde üretimi gerçekleştikten sonra meni ile buluşarak tüplere taşınması gerekir.
Spermin hareketi için şekil bozukluğu olmaması gerekir: Spermlerde hareket bozukluğu varsa kadının yumurtalarına erişemez ve döllenme sağlanamaz.

Erkeklerde Kısırlık Nedenleri

Erkek baba adaylarında kısırlık sebepleri, genel olarak aşağıda ki nedenlerle olabilmektedir.

1 ) Hormonal kaynaklı
Sperm üretimi, beyinde bulunan hipofiz bezinden salınan, FSH ve LH olarak bilinen hormonların denetimi içerisinde olduğundan dolayı, bu hormonların düzensiz bir şekilde salgılanmasına sebep olarak, infertilite meydana gelebilir.

2 ) İnmemiş testis (Kriptorşizm)
Testisler, genelde doğumda ya da bir yıl içerisinde, yumurtalık torbalarına iner. Sağlıklı oluşan sperm üretimi, vücudun sıcaklığından daha az derecede sperm üretiminin meydana getirilmesidir. Testislerin inmemesi halinde, yukarıda kalan testislerin yüksek sıcaklıkta ki ısıya maruz kalması durumunda, sperm üretiminde sorunlar oluşur ve erkekte infertiliteye neden olabilir.

3 ) Testis tümörleri
Tümör tedavisi yapıldığı süre içerisinde, hasta tarafından kullanılan ilaçlar ile birlikte radyoterapi, sperm üretimini ciddi oranda olumsuz şekilde etkiler.

4 ) Spermde bulunan yapısal bozukluklar
Spermlerin, testislerde üretilmesinin ardından dışarı çıkmasına, geriye doğru boşalma olmasına, spermlerin şeklinin bozuk olmasına sebebiyet veren tıkanıklık ve yetersizlik gibi faktörlerdir. 

5 ) Testis travmaları
Çeşitli yaralanmalar ile beraber kazalara bağlı olarak meydana gelen vakalar, infertilite sebebini ortaya çıkarabilir.

6 ) Varikosel
Testislerin çevresinde bulunan damarların, normalin dışında olacak şekilde genişlemesidir. Her varikoseli olan erkek, infertil demek değildir. Ancak, infertilite sebepleri içerisinde yer alır. Yapılan çeşitli araştırmalar sonucunda, daha önce eşini hamile bırakmış olan erkeklerin, % 20 sine yakın bir oranda varikosel bulunduğu teşhis edilmiştir. Kadının sağlıklı olduğu infertil çiftlerde ise, varikosel görülme olasılığı yaklaşık % 35 ile % 40 civarındadır.

Varikosel sol bölgede daha çok görülür. Erkeklerin % 10 ununa yakınında meydana gelen bu durum, genel olarak herhangi bir yakınmaya neden olmaz. Varikosel, yumurtalıkların muayene edilmesi ile ultrasonografik inceleme sonucunda teşhis edilir. Varikoselden rahatsız olan erkeklerde, kan akımının yavaşlaması sebebi ile doğru orantılı olarak, yumurtalık torbasında ısının artması, kısırlığa sebep olan faktörler arasındadır. Varikosel cerrahisinde genişlemiş venler, özel solüsyonlar ile enjekte edilerek ya da bağlanarak tedavi edilir. Cerrahi girişim, kısırlığın diğer bir sebebi teşhis edilemediği zamanlarda ya da varikoselin ağrıya yol açtığı durumlarda tavsiye edilmektedir.

7 ) Enfeksiyon
Üreme organlarında meydana gelen mikrobiyal enfeksiyonlar, infertiliteye sebep olabilir. Buna örnek verecek olur isek, tüberküloz, cinsel ilişki yolu ile bulaşan hastalık (klamidya), gonore (bel soğukluğu) bu duruma örnek verilebilir.

8 ) Genetik faktörler
Klinefelter sendromu ile beraber kistik fibrosiz gibi genetik hastalıklar da, infertilite sebepleri arasında yer almaktadır.

9 ) Çevresel faktörler ve alışkanlıklar
Erkeğin sahip olduğu meslek, sigara, alkol, uyuşturucu gibi maddelerin kullanımının yanı sıra, bazı hastalıklarda ki tedavi süreci dönemi içerisinde kullanılmakta olan ilaçlar da, aynı şekilde infertiliteye sebep olabilmektedir.

10) Nedeni bilinmeyen sayı, hareketlilik ve yapısal bozukluklar (idiopatik oligoasthenoteratospermi-idiopatik OATs)

Spermin sebebi henüz bilinmeyen sayı, hareketlilik ve yapısal bozukluklarının tedavisi için, bugüne kadar birçok sayıda tedavi seçeneği uygulanmıştır. Bu tedavi seçeneklerinin arasında antiöstrojenler (klomifen sitrat), androjenler (testosteron), antioksidanlar (E ve C vitaminleri), kortikosteroidler,ve hareketliliğin artmasını sağlayıcı ajanlar (Padutin, Kallikrein) sayılabilir.

Düzensiz beslenmenin yanı sıra, sigara içen erkeklerde E vitaminin kullanılması tavsiye edilir. Sigara tüketiminin azaltılması ya da kesilmesi, rahatsız edecek şekilde dar olan iç çamaşırlarının giyilmemesi, uzun süreli hareketsiz bir şekilde kalınmaması ve daha sağlıklı bir hayat tarzının benimsenmesi kesinlikle önemlidir.

Günümüzde kabul edilen görüş, erkeğin tedavi olması değil, mevcut olan sperminin kullanılması şeklindedir. Şayet, kendiliğinden hamileliğe olanak tanıyan bir sperm analizi var ise, kadının yaşı genç, ve evlilik süresi henüz kısa ise, bir müddet daha beklenebilir. Toplam hareketli sperm miktarı 10 milyonun üzerinde olması halinde, aşılama yapılabilir.

Okumaya Devam
Reklam
Yorum İçin Tıklayın

Yorum Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Acil Tıp Doktoru

Bronşektazi

Bronşektazi nedir? Bronşun kalıcı genişlemesine bronşektazi denir. Bronşektazilerde genellikle bronş duvarı harabiyeti de vardır …

Yayınlanan

üzerinde

Tarafından

Bronşektazi nedir?

Bronşun kalıcı genişlemesine bronşektazi denir. Bronşektazilerde genellikle bronş duvarı harabiyeti de vardır. Bronşektazinin silindirik, kistik, varikoz gibi tipleri vardır.

Bronşektazinin nedeni nedir?

Bronşektazi daha çok çocukluk çağında geçirilen (ağır) akciğer enfeksiyonları sonrasında ortaya çıkar. Kistik fibrozis denilen akciğerlerde tekrarlayan enfeksiyonlar neticesinde oluşan bronşektazilerle karakterize olan hastalık genetik bir bozukluk sonucu ortaya çıkar. Akciğerlerdeki seyri kistik fibrozis dışı bronşektazileden farklı seyrettiğinden ve kistik fibrozis yalnızca akciğerleri etkilemeyip, karaciğer pankreas, over gibi organları etkileyebildiğinden bronşektazi başlığı altında değil ayrıca değerlendirilmesi gereken bir hastalıktır. Bronşektazi tek başına bir hastalık olmaktan daha çok akciğerlerde ortaya çıkan ağır ya da tekrarlayan enfeksiyonların bir sonucudur. Bu durumun istisnası konjenital bronşektaziler sayılabilir. Konjenital bronşektazilerde bronş duvarında kıkırdak gelişimi sorunları olabilmektedir.

Bronşektazinin semptomları nelerdir?

En sık görülen semptomu balgam ve öksürüktür, bazen kanlı balgam (hemoptizi) da olabilir. Bronşektazisi görece yaygın olan hastalar özellikle kış mevsiminde enfeksiyonlardan dolayı fazla miktarda balgam çıkarabilirler. Bronşektazinin yeri ve yaygınlığı çok önemlidir. Lokalize bronşektaziler karinanın alt tarafındaysalar sekresyonlardan dolayı sık sık enfekte olabilirler. Üst loblarda olan bronşektaziler daha çok akciğer tüberkülozu sekeli olarak değerlendirilebilirler. Genelikle enfekte olmazlar. Pulmoner sekestrasyon denilen anomalilerde de bronşektaziler gözlenebilir. Bu hastalarda masif yani ağır hemoptiziler olabilir ve bu durum bazen ölümle sonuçlanabilir. Yaygın bronşektazi varsa kistik fibrozis, immün yetmezlik, diffüz panbronşiyolit gibi hastalıklar araştırılmalıdır.

Bronşektazi tanısı nasıl konulur?

Bronşektazi ileri düzeyde ya da yaygın değilse genellikle akciğer grafisinde görülmez. Oskültasyonda orta raller duyulabilir. Dinleme bulgusunun olması bronşektaziden kuşkulandırır.

Bronşektazi tanısı eskiden bronkografi ile konulurken günümüzde seçkin tanı yöntemi toraks HRCT’dir (yüksek çözünürlüklü bilgisayarlı tomografi).

Bronşektazinin tedavisi var mıdır?

Bronşektaziyi düzelten yaninormal bronş haline getiren bir tedavi yoktur. Öksürük, balgam, nefes darlığı gibi belirtileri olan bronşektazili hastalar öncelikle ilaç tedavisi (antibiyotik, mukolitik, ekspektoran, inhaler ilaçlar gibi) ile tedavi edilirler. İlaç tedavisi ile klinik iyileşme sağlanabilir ancak bronşektazi düzelmez. Bir süre sonra bronşektazi tekrar enfekte olabilir ve hastaların belirtileri tekrar ortaya çıkabilir. Bu tür hastalar grip ve zatürre aşılarından fayda görebilirler. Bronşektazi tek taraflıysa ve uygun medikal tedaviye rağmen tekrarlayan hemoptizi ya da bronşektazik alanlar sık sık enfekte oluyorsa operasyon seçeneği göz önünde bulundurulur. Yani bronşektazi olan akciğer alanı rezeke edilebilir (ameliyatla alınabilir). Operasyon dışında, hemopizi için bronşiyal arter embolizasyonu, enfeksiyon için akılcı antibiyotik kullanımı diğer seçenekler olarak düşünülebilir. Bilateral (iki taraflı) bronşektazilerde operasyon seçeneği neredeyse yoktur. Bronşektazili bir hastada bronşektazi nedeni olarak altta yatan bir hastalık saptanırsa, o hastalıkla ilgili önlemler alınır. Örneğin immün globulin yetersizliği saptanırsa, immün globulin replasmanı yapılır, gereken durumlarda antibiyoterapi ve eşlik eden diğer durumların tedavisi yapılır.

Okumaya Devam

Acil Tıp Doktoru

Sosyal Alerji

Sosyal alerji, mevsimsel alerjiler gibi tekrar eden ve kaçınılması zor olan davranışlardır. En sevdiğiniz arkadaşlarınızı, davranışlarından …

Yayınlanan

üzerinde

Tarafından

Sosyal alerji, mevsimsel alerjiler gibi tekrar eden ve kaçınılması zor olan davranışlardır. En sevdiğiniz arkadaşlarınızı, davranışlarından hoşlanmadığınız kişilerle değiş tokuş ettiğinizde oluşan durum tam anlamıyla bu. Peki, bu insanlar nerede? Mesela, teyzenizin sürekli anlamsız şeylerden şikâyet etmesi, kuzeninizin yemek yerken ağzını şapırdatması (gözünüzün önüne getirin) ve yedikten sonra ağzını kol kenarlarına silmesi. Şimdi ne hissediyorsunuz? Rahatsızlık. Bu rahatsızlık, sosyal alerjenlerin ürettiği duygusal ve fiziksel belirtilere maruz kaldıktan birkaç dakika sonra ortaya çıkar. Bir eylem bir defalık yapıldığında belki katlanılabilir, ancak düzenli olarak gerçekleştiğinde kulağınıza gelen bir sinek vızıltısı gibi bizi rahatsız edebilir.

Peki, sosyal alerjenler hakkında ne yapabilirsiniz?

En çok zorlandığımız ve sosyal alerjiyi hissettiğimiz yerler ailemizin ve çalışma arkadaşlarımızın yanı o nedenle bu durumu gözden geçirmeyi unutmamalıyız. Sizler yalnızca yaptıklarınızı ve hissettiklerinizi kontrol edebilirsiniz, karşınızdaki kişiyi değil.

Bazen davranışlar kasıtlı gibi gözükse bile, kasıtlı olarak sizi rahatsız etme amaçlı olmadıklarını ve muhtemelen bunun başka bir nedeni olabileceğini düşünün.

Bu davranışları genellikle en çok zaman geçirdiğimiz insanlarda görürüz ve bu davranışlar devam ettikçe alerjimiz daha da kötüleşebilir.

Sosyal alerjik reaksiyonu önlemenin etkili bir yolu, maruz kalma sürenizi azaltmaktır. Kedilere alerjisi olan bir kişinin, kedilere uzun süre maruz kalmaması gibi sosyal alerjisi olan bir kişinin de sosyal alerjenlerle dolu bir ortamda kalmaktan kaçınması gerekir. Alerjenlerle temasta olduğunuz süreyi en aza indirmek alerji riskinizi azaltır.

Sosyal alerjenlerinizle çevrili bir ortamda harcadığınız zamanı sınırlamak gibi bir strateji belirleyebilirsiniz. Aile toplantılarında veya girdiğiniz sosyal durumlarda stratejik olun. Yemek masasında bir yer bulurken ağzını şapırdatan kuzeninizin tam karşına oturmayın. Birçok sosyal alerjen üzerinde bir miktar kontrol gücümüz vardır. Aslında çevremizdeki sosyal alerjenler bir tür destek ve doğrulama bekler. Örneğin; bir türlü susmak bilmeyen teyzenizin ağzından çıkanları kapatmak isteyebilirsiniz, ancak bu alerjik reaksiyonunuzu sakinleştirmenize yardımcı olmaz. İlk olarak aradığı onaylanmayı sağlamak için biraz zaman harcarsanız, onun istediği tatmini vererek itici bulduğunuz davranışı söndürmeyi sağlayabilirsiniz. Şapırdatarak yemek yiyen kuzeniniz ile yeme alışkanlıkları hakkında konuşmayı deneyebilirsiniz. Ancak, konuşmaların yalnızca bilgi vermekle kalmayacağını aynı zamanda ilişkiniz içinde bir sonucu olduğunu unutmayın. Onu sevdiğiniz için onunla bu konu hakkında açıkça konuştuğunuzu belirtin.

Eğer bunların işe yaramayacağını düşünüyorsanız anda olmayı deneyebilirsiniz. Anda olmak, şimdiki an içerisinde gerçekleşenlere dikkat etmeyi ve onları yargılamaksızın kabul etmeyi içerir. Sosyal alerjenler sizi rahatsız etmeye başladığında bu düşüncelerinizi değerlendirmeden önce kendi iç rahatsızlığınıza dikkat edin. İçinizde neler oluyor bir bakın bakalım. Sadece nereye gittiğini takip edin. Bu durum alerjenin sizi rahatsız etmesini engellemeyecek, ancak sizi ne kadar sinirlendirdiğini fark etmenize ve etkilerinden ne kadar çabuk kurtulacağınızı kontrol etmenize yardımcı olacaktır. Sosyal alerjiler sizi yıpratabilir ve ilişkilerinizi strese dayanıklılık testine dönüştürebilir. Birkaç basit adım sizi ilişkilerinizde sosyal alerjenlerle uğraşmak yerine mutlu, sağlıklı bir ilişki yaşamanızı sağlayacak hale getirebilir.

Okumaya Devam

Kadın Hastalıkları ve Doğum

COVID-19 Aşısı ve Gebelik Hakkında Herşey

Yayınlanan

üzerinde

Tarafından

gebelikveasi

Gebelik Sırasında Aşı Yapılmasının Şu Ana Kadar Gebeliğe Bir Zararı Gösterilmiş Midir?
ABD’de gönüllü olarak mRNA aşısı yaptıran 35.691 gebenin içinden sonuçlarına ulaşabilen 3.958’inde aşının gebelikte güvenilirliği ile ilgili herhangi bir sorun görülmemiştir.

CDC ve İngiltere İlaçve Sağlık Ürünleri düzenleme kurumu vb. kuruluşlar aşıyla ilgili yan etkileri yakın takip etmekte olup bu güne kadar gebelerin aşılanmasıyla ilgili kırmızı alarım vermemişlerdir.

Türkiye’de Olan BioNTech ve CoronaVac Aşılarından Hangisini Olmalıyım?
CoronaVac ölü virüs aşısı olup gebelerde uygulandığında risk taşıması beklenmemekle birlikte henüz yayınlanmış güvenlik verisi yoktur.

mRNA aşılarının kısıtlı sayıda gebede de olsa güvenli oldukları gösterilmiştir. Gebeliğin ilk üç ayında aşılanan kadınların sonuçlarıyla ilgili veri oluşmamıştır.

mRNA aşılarının şiddetli alerjik reaksiyon öyküsü olan kişilerde tercih edilmemesi gerektiği belirtilmektedir.

Gebelikte COVID-19 Geçirmemin Bana veya Bebeğime Zararları Nelerdir?
Yapılan araştırmalar kadınların gebelikleri sırasında COVID-19 geçirmeleri halinde gebe olmayan kadınlara veya COVID-19 geçirmeyen gebelere kıyasla
-Erken doğum oranında 2 kat
-Yoğun bakım yatışı oranında 5 kat
-Gebelik tansiyonu görülmesinde 2 kat
-Entübasyon, ileri yaşam desteği ihtiyacı ve ölümlerde 2 kat

risk artışı olmaktadır.

Şu Anda Gebeyim. Aşı Olmam Gerekir Mi?
Özellikle ileri yaşta gebe kalan, kronik akciğer hastalığı veya şeker hastalığı olan, bağışıklık sistemi baskılanmış, vücut ağırlığı fazla veya gebeliğin son üç ayında olan kadınlar kötü sonuçlar açısından artmış risk altındadır.

COVO-19’un kötü gebelik sonuçları ve anne sağlığıyla ilgili ilişkileri net bir şekilde gösterilmişken, aşının şu ana kadar herhangi bir zararlı etkisi gösterilmemiştir.

Bugün için kar zarar dengesi, özellikle risk faktörü olan gebeler için aşı yapılması lehine gözükmektedir.

Emziriyorum, aşı olabilir miyim?
Emzirme döneminde aşı yapılması için bir engel bulunmamaktadır.

Okumaya Devam

Trendler