Kırık Komplikasyonları - Doktor Makaleleri
Bize ile Bağlan
All On Four İmplant Tedavisi

Ortopedi ve Travmatoloji

Kırık Komplikasyonları

Yayınlanan

üzerinde

Komplikasyon kelime anlamına göre karmaşık hale gelmek demektir. Tıp terminolojisindeki komplikasyon ise var olan hastalığa veya duruma tedavi sırasında yeni bir sorunun eklenmesi anlamına gelir. Bu malpraktisten yani yanlış tedaviden farklı bir durumdur. Komplikasyonlar tedavinin doğru yapıldığı durumlarda da birtakım başka sebeplerle ortaya çıkabilir.

Kırık, bir kemiğin bütünlüğünün bozulmasıdır. Kırıkta erken dönemde ağrı, şişlik, morluk, şekil bozukluğu, fonksiyon kaybı, bölgesel hassasiyet, kırık uçlarının birbirine sürtünmesinden kaynaklanan ses, normalde hareket olmaması gereken bir bölgede anormal hareket olması gibi belirtiler vardır.

Kırık komplikasyonları nelerdir:

Kırığın komplikasyonları 4 başlıkta incelenir:

  1. Kırık bölgesindeki komplikasyonlar,
  2. Kırığa komşu bölgelerdeki komplikasyonlar,
  3. Kırığa yakın bölgedeki komplikasyonlar,
  4. Sistemik komplikasyonlar

1-Kırık Bölgesindeki Komplikasyonlar

Kaynama gecikmesi: Bazen kırıklar beklenen sürede kaynamayabilir. Her kemik ve yaşta farklıdır ama 6 aylık sürede kaynama yok ise kaynama gecikmesinden bahsedilebilir.

Kaynamama: Bazı kırıklar ise hiç kaynamayabilir. Yine her kemik ve yaşta farklıdır ama 9 aylık bir sürede kaynama tamamlanmadıysa kaynamamadan söz edilebilir.

Kötü kaynama: Bazen de kaynama istenen şekilde olmayabilir. Açısal eğrilik veya rotasyon (dönüklük) oluşabileceği gibi, aşırı kaynama nedeniyle de şekil bozukluğu oluşabilir.

Büyüme değişiklikleri: Kırılan kemikte kısalık veya uzunluk oluşabilir. Uzama genellikle çocuklarda görülür.

Avasküler nekroz: Özellikle kalça eklemini ilgilendiren “femur kemiği boyun bölgesi kırıklarında”, el bilekte “skafoid” kırığında ve ayak bileğinde “talus” kırığında görülebilir.

Osteomyelit: (kemik iltihabı). Kırık uçları dış ortama maruz kalmışsa (açık kırık) veya nadiren kapalı kırıkta veya ameliyat sonrasında kemikte enfeksiyon meydana gelebilir.

2- Kırığa Komşu Bölgedeki Komplikasyonlar

Cilt, cilt altı, kas, tendon yaralanmaları: Yaralanma sırasında oluşan darbe veya kırık kemik uçları ile cilt, cilt altı, kas ve tendon yaralanmaları meydana gelebilir.

Damar yaralanmaları: Aynı şekilde damarlarda oluşabilecek yaralanma bir uzvun kanlanmasını bozarak o uzvun kaybına dahi neden olabilir.

Kompartman sendromu: Çok sıkıntılı bir durumdur. O bölge dokularında aşırı basınç artışı oluşabilir. Bu basınç artışı o bölgedeki yumuşak dokulara (sinir, damar ve kaslara) zarar vererek daha ileri sakatlıklara neden olabilir (uzvun kesilmesi, uzuvlarda kalıcı şekil ve fonksiyon bozukluğu gibi).

Sinir yaralanmaları: Yaralanma sırasında oluşan darbe, kırık kemik uçları veya kompartman sendromu nedeniyle sinirlerde yaralanma oluşarak belli bir bölgede his veya istemli hareket (motor) kaybı oluşabilir.

Komşu organ yaralanmaları: Kırık kemiğe yakın organlarda (pelvis kırıklarında karın içi organlar, cinsel organlar, idrar yolları, damar ve sinirler yine kaburga ve göğüs kemiği kırıklarında kalp, akciğer ve büyük damarlar) yaralanmalar oluşabilir.

3-Kırığa Yakın Bölgedeki Komplikasyonlar

Artrit: Eklem bölgesindeki kırıklarda eklem kıkırdağı da hasar görerek ileride eklemlerde bozulmalara yol açabilir.

Eklem sertliği: Eklemde yaralanma olmasa da eklemlerde hareketsizliğe bağlı donmalar olabilir. Eklem içi kırıklarda, kırıklı çıkıklarda eklem hareket kısıtlılığı riski çok daha fazladır.

Heteretopik Osifikasyon: Kırık bölgesi ve çevre yumuşak dokular içerisinde kemiksi dokular oluşabilir.

Sudek atrofisi: Özellikle kırığın olduğu uzuvda hareketsizliğe bağlı kemik erimesi gelişebilir. Ciltte incelme, parlaklık ve ağrı ile giden bir durumdur. Özellikle el bilek ve ayak bileği kırıklarında sıktır.

4-Sistemik Komplikasyonlar

Şok: Dışarıya veya içeriye olan kanama bazen hastayı şoka sokarak hayati tehdit oluşturabilir.

Yağ embolisi: Özellikle uzun kemik kırıklarında, yağlı kemik iliği dolaşıma katılıp akciğerlere giderek tıkanıklığa neden olabilir.

Derin ven trombozu: Kırığın bulunduğu uzuvda toplardamarlarda (venlerde) oluşan pıhtı (trombüs) ile meydana gelebilir. Bu pıhtı veya pıhtının bir parçası dolaşıma katılarak akciğere gidip hayatı tehdit edebilir.

Bası yarası: Kırık nedeniyle uzun süre hareketsiz kalmak vücudun altta kalan ve yatak ile temas eden bölgelerinde bası yaralarına neden olabilir.

Kırık ateşi: Kırığa bağlı olarak ilk günlerde hafif bir ateş olabilir.

Psikolojik bozukluklar: Kişinin yaralanması ve sakatlanması psikolojik bozukluklara dahi yol açabilir.

Okumaya Devam
Reklam
Yorum İçin Tıklayın

Yorum Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Acil Tıp Doktoru

Bronşektazi

Bronşektazi nedir? Bronşun kalıcı genişlemesine bronşektazi denir. Bronşektazilerde genellikle bronş duvarı harabiyeti de vardır …

Yayınlanan

üzerinde

Tarafından

Bronşektazi nedir?

Bronşun kalıcı genişlemesine bronşektazi denir. Bronşektazilerde genellikle bronş duvarı harabiyeti de vardır. Bronşektazinin silindirik, kistik, varikoz gibi tipleri vardır.

Bronşektazinin nedeni nedir?

Bronşektazi daha çok çocukluk çağında geçirilen (ağır) akciğer enfeksiyonları sonrasında ortaya çıkar. Kistik fibrozis denilen akciğerlerde tekrarlayan enfeksiyonlar neticesinde oluşan bronşektazilerle karakterize olan hastalık genetik bir bozukluk sonucu ortaya çıkar. Akciğerlerdeki seyri kistik fibrozis dışı bronşektazileden farklı seyrettiğinden ve kistik fibrozis yalnızca akciğerleri etkilemeyip, karaciğer pankreas, over gibi organları etkileyebildiğinden bronşektazi başlığı altında değil ayrıca değerlendirilmesi gereken bir hastalıktır. Bronşektazi tek başına bir hastalık olmaktan daha çok akciğerlerde ortaya çıkan ağır ya da tekrarlayan enfeksiyonların bir sonucudur. Bu durumun istisnası konjenital bronşektaziler sayılabilir. Konjenital bronşektazilerde bronş duvarında kıkırdak gelişimi sorunları olabilmektedir.

Bronşektazinin semptomları nelerdir?

En sık görülen semptomu balgam ve öksürüktür, bazen kanlı balgam (hemoptizi) da olabilir. Bronşektazisi görece yaygın olan hastalar özellikle kış mevsiminde enfeksiyonlardan dolayı fazla miktarda balgam çıkarabilirler. Bronşektazinin yeri ve yaygınlığı çok önemlidir. Lokalize bronşektaziler karinanın alt tarafındaysalar sekresyonlardan dolayı sık sık enfekte olabilirler. Üst loblarda olan bronşektaziler daha çok akciğer tüberkülozu sekeli olarak değerlendirilebilirler. Genelikle enfekte olmazlar. Pulmoner sekestrasyon denilen anomalilerde de bronşektaziler gözlenebilir. Bu hastalarda masif yani ağır hemoptiziler olabilir ve bu durum bazen ölümle sonuçlanabilir. Yaygın bronşektazi varsa kistik fibrozis, immün yetmezlik, diffüz panbronşiyolit gibi hastalıklar araştırılmalıdır.

Bronşektazi tanısı nasıl konulur?

Bronşektazi ileri düzeyde ya da yaygın değilse genellikle akciğer grafisinde görülmez. Oskültasyonda orta raller duyulabilir. Dinleme bulgusunun olması bronşektaziden kuşkulandırır.

Bronşektazi tanısı eskiden bronkografi ile konulurken günümüzde seçkin tanı yöntemi toraks HRCT’dir (yüksek çözünürlüklü bilgisayarlı tomografi).

Bronşektazinin tedavisi var mıdır?

Bronşektaziyi düzelten yaninormal bronş haline getiren bir tedavi yoktur. Öksürük, balgam, nefes darlığı gibi belirtileri olan bronşektazili hastalar öncelikle ilaç tedavisi (antibiyotik, mukolitik, ekspektoran, inhaler ilaçlar gibi) ile tedavi edilirler. İlaç tedavisi ile klinik iyileşme sağlanabilir ancak bronşektazi düzelmez. Bir süre sonra bronşektazi tekrar enfekte olabilir ve hastaların belirtileri tekrar ortaya çıkabilir. Bu tür hastalar grip ve zatürre aşılarından fayda görebilirler. Bronşektazi tek taraflıysa ve uygun medikal tedaviye rağmen tekrarlayan hemoptizi ya da bronşektazik alanlar sık sık enfekte oluyorsa operasyon seçeneği göz önünde bulundurulur. Yani bronşektazi olan akciğer alanı rezeke edilebilir (ameliyatla alınabilir). Operasyon dışında, hemopizi için bronşiyal arter embolizasyonu, enfeksiyon için akılcı antibiyotik kullanımı diğer seçenekler olarak düşünülebilir. Bilateral (iki taraflı) bronşektazilerde operasyon seçeneği neredeyse yoktur. Bronşektazili bir hastada bronşektazi nedeni olarak altta yatan bir hastalık saptanırsa, o hastalıkla ilgili önlemler alınır. Örneğin immün globulin yetersizliği saptanırsa, immün globulin replasmanı yapılır, gereken durumlarda antibiyoterapi ve eşlik eden diğer durumların tedavisi yapılır.

Okumaya Devam

Acil Tıp Doktoru

Sosyal Alerji

Sosyal alerji, mevsimsel alerjiler gibi tekrar eden ve kaçınılması zor olan davranışlardır. En sevdiğiniz arkadaşlarınızı, davranışlarından …

Yayınlanan

üzerinde

Tarafından

Sosyal alerji, mevsimsel alerjiler gibi tekrar eden ve kaçınılması zor olan davranışlardır. En sevdiğiniz arkadaşlarınızı, davranışlarından hoşlanmadığınız kişilerle değiş tokuş ettiğinizde oluşan durum tam anlamıyla bu. Peki, bu insanlar nerede? Mesela, teyzenizin sürekli anlamsız şeylerden şikâyet etmesi, kuzeninizin yemek yerken ağzını şapırdatması (gözünüzün önüne getirin) ve yedikten sonra ağzını kol kenarlarına silmesi. Şimdi ne hissediyorsunuz? Rahatsızlık. Bu rahatsızlık, sosyal alerjenlerin ürettiği duygusal ve fiziksel belirtilere maruz kaldıktan birkaç dakika sonra ortaya çıkar. Bir eylem bir defalık yapıldığında belki katlanılabilir, ancak düzenli olarak gerçekleştiğinde kulağınıza gelen bir sinek vızıltısı gibi bizi rahatsız edebilir.

Peki, sosyal alerjenler hakkında ne yapabilirsiniz?

En çok zorlandığımız ve sosyal alerjiyi hissettiğimiz yerler ailemizin ve çalışma arkadaşlarımızın yanı o nedenle bu durumu gözden geçirmeyi unutmamalıyız. Sizler yalnızca yaptıklarınızı ve hissettiklerinizi kontrol edebilirsiniz, karşınızdaki kişiyi değil.

Bazen davranışlar kasıtlı gibi gözükse bile, kasıtlı olarak sizi rahatsız etme amaçlı olmadıklarını ve muhtemelen bunun başka bir nedeni olabileceğini düşünün.

Bu davranışları genellikle en çok zaman geçirdiğimiz insanlarda görürüz ve bu davranışlar devam ettikçe alerjimiz daha da kötüleşebilir.

Sosyal alerjik reaksiyonu önlemenin etkili bir yolu, maruz kalma sürenizi azaltmaktır. Kedilere alerjisi olan bir kişinin, kedilere uzun süre maruz kalmaması gibi sosyal alerjisi olan bir kişinin de sosyal alerjenlerle dolu bir ortamda kalmaktan kaçınması gerekir. Alerjenlerle temasta olduğunuz süreyi en aza indirmek alerji riskinizi azaltır.

Sosyal alerjenlerinizle çevrili bir ortamda harcadığınız zamanı sınırlamak gibi bir strateji belirleyebilirsiniz. Aile toplantılarında veya girdiğiniz sosyal durumlarda stratejik olun. Yemek masasında bir yer bulurken ağzını şapırdatan kuzeninizin tam karşına oturmayın. Birçok sosyal alerjen üzerinde bir miktar kontrol gücümüz vardır. Aslında çevremizdeki sosyal alerjenler bir tür destek ve doğrulama bekler. Örneğin; bir türlü susmak bilmeyen teyzenizin ağzından çıkanları kapatmak isteyebilirsiniz, ancak bu alerjik reaksiyonunuzu sakinleştirmenize yardımcı olmaz. İlk olarak aradığı onaylanmayı sağlamak için biraz zaman harcarsanız, onun istediği tatmini vererek itici bulduğunuz davranışı söndürmeyi sağlayabilirsiniz. Şapırdatarak yemek yiyen kuzeniniz ile yeme alışkanlıkları hakkında konuşmayı deneyebilirsiniz. Ancak, konuşmaların yalnızca bilgi vermekle kalmayacağını aynı zamanda ilişkiniz içinde bir sonucu olduğunu unutmayın. Onu sevdiğiniz için onunla bu konu hakkında açıkça konuştuğunuzu belirtin.

Eğer bunların işe yaramayacağını düşünüyorsanız anda olmayı deneyebilirsiniz. Anda olmak, şimdiki an içerisinde gerçekleşenlere dikkat etmeyi ve onları yargılamaksızın kabul etmeyi içerir. Sosyal alerjenler sizi rahatsız etmeye başladığında bu düşüncelerinizi değerlendirmeden önce kendi iç rahatsızlığınıza dikkat edin. İçinizde neler oluyor bir bakın bakalım. Sadece nereye gittiğini takip edin. Bu durum alerjenin sizi rahatsız etmesini engellemeyecek, ancak sizi ne kadar sinirlendirdiğini fark etmenize ve etkilerinden ne kadar çabuk kurtulacağınızı kontrol etmenize yardımcı olacaktır. Sosyal alerjiler sizi yıpratabilir ve ilişkilerinizi strese dayanıklılık testine dönüştürebilir. Birkaç basit adım sizi ilişkilerinizde sosyal alerjenlerle uğraşmak yerine mutlu, sağlıklı bir ilişki yaşamanızı sağlayacak hale getirebilir.

Okumaya Devam

Ortopedi ve Travmatoloji

Kemik Sağlığı İçin Spor ve Egzersiz

Yayınlanan

üzerinde

Tarafından

Op. Dr. Bülent Diri, “Kemiğin kullanımı ve kalitesini arttırabilmek için spor ve egzersizi hayatımızdan çıkarmamalıyız” dedi”

Yaşlılık hekimliği ya da Geriatrinin yaşlılık dönemindeki sağlık sorunları ve bu sorunların tedavileriyle ilgilenen tıp dalı olduğunu ifade eden Medicana Samsun Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümünden Op. Dr. Bülent Diri, “Geriatrik yaş grubu medeniyetin, teknolojinin gelişmesiyle birlikte ilerlemiştir. Eskiden yaşam ömrü 30’lu yaşlardayken yaşam koşullarının daha iyi hale gelmesi , sağlık ve tarım alanındaki devrimlerle birlikte insan ömrü uzamıştır. İnsan ömrünün uzamasının getirisi de götürüsünde vardır. İleriki yaş grubunda geriatri problemleriyle daha çok karşılaşıyoruz. Kemik ve kalitesinin ilerleyen yaşlarda düşmesineyse osteoporoz diyoruz. Kadınlarda daha çok rastlansa da her iki cinsinde ortak hastalığıdır. İlerleyen yaşla birlikte daha çok görülmektedir. Demir ve kalsiyum kemiği besler. Güneşten faydalanmamak risk faktörü oluşturuyor. D vitamini özellikle covit döneminde de oldukça önem arz etmektedir. Kalsiyum kemiğin ana yapıtaşlarındandır. Kalsiyum ihtiyacımızı ise süt ve süt ürünlerinden karşılayabiliriz. Endüstriyel topluma doğru gidiş fabrikalaşmaya yöneliş beslenme alışkanlıklarımızı değiştirdi” ifadelerini kullandı. 

KEMİK KALİTESİ İÇİN D VİTAMİNİ VE KALSİYUM 

Op. Dr. Bülent Diri,  “ Hayvansal gıdaların düzenli tüketilmesi, güneşten alınamayan  D vitaminin takviye olarak alınması önemli bir korunma yöntemidir. Kemik kalitesinin genç yaşta korunması oldukça önemli. Kemiğin kullanımı ve kalitesine dikkat etmeli , spor ve egzersizi hayatımızdan  çıkarmamalıyız.  Beslenme, yaşam tarzı ve spor osteoporoz etkileyen önemli etkenlerdir.  Osteoporoz basit tramvayla kırık oluşumuna  sebep vermektedir. Ev içinde düşme olduğunuz yerde basit hareketle kırılmalar oluşabilir. Süngerimsi kemiğin yoğunlukta olduğu bölgelerde kırık daha fazla görürüz. Kalça, el bilek kırıkları ve omur kırıkları oldukça sık rastladıklarımızdır. Kalça kırıkları oldukça önemlidir ve daha çok cerrahiye başvururuz. Hastayı hızlıca ayağa kaldırmak hedefimizdir. “dedi.

Okumaya Devam

Trendler